-Atatürk hayatta iken
1936 yılında Hindistanlı zengin bir kişi kendisini ziyarete geldi. Ve üzerinde
saat simgesi bulunan bir halı hediye etti.
-Halının üzerindeki simgelere dikkatle
bakıldığında saat 9.u 5 geçeyi gösteriyordu. Ve bu durum Atatürk’ün ölüm anı
idi.
-Şimdi Perapaas Oteli’nin Atatürk’ün kaldığı 105 no’lu odası müze
olarak kullanılıyor ve ve saat simgeli halı da orada bulunuyor.
Atatürk'ün Pere palas'taki odası Atatürk'ün odasında bulunan saat görüntülü seccaode
Tarih sahnesinde
yaşananlar görüntüye böyle yansımış olsa da farklı olaylar da sürüklüyordu insanları…
20 Şubat 1936 günü… Bugün Atatürk İstanbul’da Hükümet
üyeleri ile birlikte çok önemli bir konuyu kendi şahsına yöneltilen suikast
girişimini görüşecek tartışacak… Önceden geldiği Dolmabahçe Sarayında
dinleniyor ve toplantı için hazırlıklarını sürdürüyor. Ankara’dan gelen tren
ile Başbakan İsmet İnönü Haydarpaşa
istasyonunda karşılanıyor. O’nun için Pera Palas’ta yer bile ayrılmış.
20 Şubat 1920 günü
gecesi Atatürk’ün huzurunda başlayan toplantı, tartışmalar,ileri sürülen
görüşler, gösterilen belgeler ortaya çıkması muhtemel gelişmelerin öğrenilmesi
merakı ile sabaha kadar sürdü. Emniyet
Müdürü Şükrü Sökmensüer, Savcı Baha Arıkan, İktisat Bakanı Celal Bayar, Adalet
Bakanı Şükrü Saraçoğlu, Dışişleri Bakanı Dr. Şükrü Saraçoğlu’da toplantıda
hazır bulunmuştu. Atatürk, kendisini
öldürmeye yönelik olduğu ileri sürülen suikast olayı ile bütün kuşkularının
giderilmesi için çalışıyordu. Ali Saip’in İstanbul’daki yakınlarına gönderdiği
telgraflar bulundu. Kişilerle bütün bağlantıları araştırıldı. Toplantıda dikkat çeken önemli bir husus
vardı: İçişleri Bakanı Şükrü KAYA yoktu. İngiltere Elçisinin olayla ilgili
bilgiler vermesinden sonra soruşturmanın bütün aşamalarını bizzat yürüten Şükrü
Kaya toplantıya katılmamıştı. O günlerde
kulaklara fısıldanan bir görüşe göre: Bir zamanlar Kozan miletvekili olan Ali
Saip’in İnönü ile olan yakın arkadaşlığı sonucu yeni kurulacak hükümette
İçişleri Bakanı olma ihtimali vardı. Şükrü KAYA’da böylesi bir gelişmeden
rahatsızdı. Ali Saip’in harcanması için bir tertip düzenlenmişti!. Bütün bu
farklı görüşlerin içinde önemli bir husus daha vardı: 1909 yılında kurulan Hür
ve Kabul Edilmiş Masonlar derneği, Şükrü KAYA’nın ismini “masonlar listesi” içinde gösterdi.
…
Bay X,dikkatlice
baktı seccadeye…… İlgili görevlinin verdiği bilgiler kulaklarını çınlattı:
“1935 yılının içinde Atatürk’ün İstanbul’a geldiği sırada Hindistan’dan gelen
bir şahıs Atatürk’e bu seccadeyi vermiş. Atatürk’de kendisine verilen bu
hediyeyi yakınında bulunan korumasına vermiş. Bu eser bize adı geçen
korumasının yakınlarından geldi”.Halı büyüklüğündeki seccadenin kenarında fil
şekilleri vardı. Ama orta yerde gül yaprağının dalları uzanıyor tam namaz
kılarken alnın secdeye uzandığı yerde yuvarlak bir daire ve içinde bir saat
şekli olduğu belli olan akrep ve yelkovan görüntüsü yer alıyordu. Latin
rakamları ile yapılan saat 9.07’yi gösteriyordu. Üstelik de akrep ve yelkovanın
bağlantı göbeğinden de on bir adet çubuk çıkıyordu. Bahsi geçen on bir çubuk “kasım ayını”
göstermiş olsa… Çünkü kasım ayı on birinci aydır. Saatın da 9.07’yi göstermesi Atatürk’ün gerçek ölüm anını gösterdiği
konuyu araştıran kişilerce ileri sürülüyor. Her ne kadar Atatürk 10 kasım 1938
tarihinde 9’u 5 geçe ölmüş ise de bu onun kalbinin ve nabzının durmasıdır.
Gerçekte bir veya iki saniye sonra beyin ölümü gerçekleşir.Pera Palas oteli 101
no’lu odadaki halı büyüklüğünde ama
namaz kılmak için seccade özelliği taşıyan eşya “Atatürk’ün ölüm anını”
gösteriyordu. Hiçbir kimse bahsi geçen seccadenin sırrına vakıf olamadı hediye
edildiği sırada. Kendisini öldürme teşebbüsünü araştıran Atatürk’e aynı
günlerde verilen bu “ölüm anını gösteren seccade” bir insan kaderinin nasıl sonuçlanacağı hakkında ibret
dolu bilgiler sunuyordu. Bütün bu olanları öğrendikten sonra X “Gerçekler ve sırlar ayrıntılarda gizlidir”
yazdı not defterine
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder