24 Temmuz 2016 Pazar

KARATAŞ'TAKİ HARABE ŞEHİR İÇİN "MAGARSUS" İSİM UYDURMASI NASIL YAPILDI?


               PYRAMİ (Ceyhan) nehri kıyısındaki MALLOS şehrinde bulunan ATHENA MAGARSİYA tanrıçasını gösteren para. 

    19. yüzyıl sonlarında ve 1900'lü yılların başlarında Karataş'ın batısındaki fener yakınlarında bulunan harabe şehrin "MAGARSUS" olduğu görüşleri gündeme geldi. Fransız işgali ve sonrasında geçen yaklaşık bir yüzyıl sonrasında MAGARSUS olarak isimlendirilen antik kent harabelerinde bulunan tiyatro binasının arkeolojik kazısı önemli ölçüde sonuçlanmış durumdadır.  Tiiyatro binasının oturum alanı ve çevresindeki harabelerde kilise, hamam; tapınak, kale, stadyum kalıntılarının da bulunması bu önemli antik kentin kurulduğu yıllardan sonra hızla geliştiği ve Romalılar zamanında parlak bir kente dönüştüğü gerçeği gözler önünde canlanıyor. 

    Ancak adı geçen kentin isminin MAGARSUS olduğu hakkındaki isim tanımlamasına esas olacak bir yazılı belge henüz bulunmuş değil. 
    Ancak M.Ö. 150-120 yılları arasında basılan antik Kilikya Mallos kenti paraları üzerinde "Athena MAGARSİYA" isimli bir tanrıçanın görüntüsüne yer veriliyor. Ayakta durur bir halde elindeki buğday başakları ile bolluk bereketi simgeleyen Athena Magarsiya'nın Mallos şehrinde ve PYRAMİ ırmağı kıyısında bulunduğu da ileri sürülebiliyor. Pyrami'nin, Romalılar zamanında sıkça rastlanan Ceyhan nehrinin ismi olan PYRAMUS ile aynı olduğu da ileri sürülebilir. 
Büyük İskender sonrası kurulan SELÖKİED Krallığına bağlı Kilikya'da Pyramus (Ceyhan) nehri kıyısında bulunan Mallos şehrinde kutsal bir tanrıça tapınağı olan Athena MAGARSİYA'nın da bulunduğunu söyleyebiliriz. 
     Ceyhan Nehri kıyısındaki Mallos'ta bulunan Athena MAGARSİYA'nın 1900'lü yılların başlarında  Karataş'ın batısındaki tarihi harabe kentin ismi olduğunu ileri sürmek, "ayakları yere basmayan" bir arkeoloji görüşüdür. 
   Oysa Osmanlı Arşivinde bulunan Kanuni Sultan Süleyman dönemine ait Adana Sancak Yüreğir Nahiyesi mezra ve köy isimleri ile ilgili ayrıntııl bilgiler veren 1525,1530,1547 yıllarına ait TAPU-TAHRİR defterlerinde deniz kıyısında Vanir isminde harabe bir şehir ve mezradan bahsedilir. 1572 tarihli Adana Tapu Defterinde de deniz kıyısındaki OD KALESİ yakınında bulunan harabe şehrin isminin VANİR olduğu ile ilgili ayrıntılı bilgilere yer verilir. 
    Özetle Osmanlı dönemine ait 1500'lü yıllarda tutulan Tapu defterlerinde OD KALESİ yanındaki harabe şehir VANİR'dir. OD KALESİ ise  gemiciler için ışık saçak f1enerin bulunduğu yerdir. Ve bu fenerin lyanındaki şehrin ismi de VANİR'dir. 

ARKEOLOGLARA VE TARİHÇİLERE ÇAĞRIDIR 

     Şimdi Çukurova'da Karataş ilçesi sınırları içinde ve Fener yakınlarında kazıları süren antik tiyatronun göz kamaştırıcı güzelliği ortaya çıkarken. adı geçen antik kentinin kimliğine esas olan isminin de doğru bilinmesi gerekir. Adı geçen antik kent isminin MAGARSUS değil, VANİR olduğu bilinmelidir. 
..............................................................................................................................................................



                                Mallos'taki ATHENA MAGARSİYA tanrıçasını gösterir para.

................................................................................................................................................................


T 


                        Tarihçi Cezmi YURTSEVER, Vanir harabe şehri ile ilgili belgeyi gösteriyor. 
                                1572 Tarihli       Osmanlı Tapu Defterinde Vanir Şehri ile ilgili yazılı olanlar 

Tarihçi Yılmaz Kurt, Çukurova Tarihi ile ilgili olarak  16. yüzyıl Osmanlı dönemi Arşiv belge ve defterlerinin  çevirisi ve yayınlarını yaparak bölge tarihinin karanlıkta kalan kaynaklarının aydınlanmasına büyük katkılar sağlıyor. Adana Sancağı'nın 1525, 1547, 1572 yıllarına ait Tapu-Tahrir defterlerinin de Türk Tarih kurumu tarafından yayınlanması ve bilgilerin kamuoyu ile paylaşılması önemli bir olay. Bütün bu çalışmalarından dolayı sayın Prof.Dr.Yılmaz Kurt'a teşekkürü hak etmiştir.
    Ancak sayın Kurt, 1572 tarihli Adana Sancak Tapu Defterinin okunması esnasında o yıllarda Yüreğir'e bağlı olan mezra ve köy  isimlerinin okunmasında  "Vanir şehri" kelimesini "Vanir nehri" okumasından dolayı bilmeyerek bir yanlış okumaya imza atmış olmasına rağmen aynı belgenin dikkati okunması sonucu  bilim dünyasının MAGARSUS olarak bildiği antik şehrin isminin gerçekte VANİR olduğu gerçeğinin de ortaya çıkmasını sağlamıştır.
    Adı geçen 1572 tarihli defterde Yılmaz Kurt'un Vanir ile ilgili çevirisi:
   "Mezburlar Yüreğir Nahiyesinde Vanir nam viran nehir kurbunda Od Kalesi demekle maruf iskeleye bazı evkatte  küffar gemileri çıkub ..." (Bak. Yılmaz Kurt, 1572 Tarihli Adana Sancağı Mufassal  Defteri,Ankara-2005, s. 127)
      AYNI BELGENİN DOĞRU OKUNMASI
     Adı geçen belgenin doğru okunması sonucudur:"Mezburlar Yüreğir Nahiyesinde Vanir nam viran şehirkurbunda Od Kalesi demekle maruf iskeleye bazı evkatte  küffar gemileri çıkub ..."
    Günümüz Türkçesine çevrilmesidir. "Bahsedilenler Yüreğir Nahiyesinde Vanir ismindeki   harabe şehir  yakınında ATEŞ KALESİ (Od Kalesi) demekle bilinen iskeleye bazı zamanlarda kafir gemileri çıkıp..."
   
    Yüreğir Ovasında ve deniz kıyısında  Piri Reis'in haritalarında da bahsedilen OD KALESİ,  sahildeki tepe üzerinde ışık saçan deniz fenerinden isim almıştır. Kalenin önünde antik Kilikya'nın en işlek deniz limanı kalıntıları vardır. Od Kalesi yanındaki harabe şehrin isminin VANİR olduğu Osmanlı'nın 1572 tarihli Adana Sancak Defterine de yazılmıştır.  Osmanlı Arşivinde bulunan 1525,1530,1547 yıllarında tutular Tapu defterleri ve Vanir ile ilgili valilik yazışma belgelerinde de bilgiler vardır.
    Vaner şehri, arkeoloji ve bilim dünyasına  yanlış isim tanımlaması yapılarak MAGARSUS olarak açıklanmıştır.  Görüştüğüm arkeologlar ve yöre tarihine ilgi duyanlar da MAGARSUS ismini doğrulayan her hangi bir belgenin  bulunmadığını, konunun tartışmalı olduğu görüşlerini açıklıyorlar.
     KÜLTÜR BAKANLIĞI, ADANA VALİLİĞİ, ADANA KÜLTÜR MÜDÜRLÜĞÜ VE ARKEOLOJİ DÜNYASINA ÇAĞRIMDIR

     Batılı orientalistler ve arkeologların "tahmini" uydurma görüşlerine dayanılarak Karataş deniz sahilinde ve fener yakınında bulunan kale ve çevresindeki harabelik şehre MAGARSUS ismi verilmiş, günümüze kadar da  bu isimle tanıtımlar yapılmıştır. Son yıllarda MAGARSUS Antik KENT TİYATRO kazıları devam eder ve bu tarihi şehrin gerçekleri gün ışığına çıkarılırken kimliğine esas olan MAGARSUS isminin en kısa zamanda değiştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda  KÜLTÜR BAKANLIĞI, ADANA VALİLİ, ARKELOJİ VE BİLİM DÜNYASININ  çalışmalar başlatarak gerçekleri bilim dünyası ile paylaşmaları gerekmektedir.   Cezmi YURTSEVER, Tarihçi ,22 Temmuz 2016,Cuma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder